Kulübün yıllarca kapısından geçmeyip hatta Giresunlu dahil olmayanların bizden daha fazla Giresunspor sevdalısı olup bu kulübü ne hale getirdiklerini görünce kahroluyorum.

Keçiörengücü maçını geride bıraktık. Takımda iki pas yapacak, orta sahada topu yönlendirecek,rakip ataklarda fazla hata yapmadan maçı bitirecek bir görüntü olmadığı için on yedinci mağlubiyeti alarak ikinci ligin yolunu tutuyoruz.

Bu gençlere fazla kızamıyorum. Çünkü oynadıkları futbol ve becerilerle hâlâ bir yol kat edemediklerini görmekteyim. Bana göre mücadele edip bir şeyler yapma azminde olduklarını söyleyebiliriz. Tabi ki bu durum bu lig için yeterli olmuyor.

Bir de alttan futbolcu gelmezse bu durum bir alt ligde de sıkıntı yaratacak gibi geliyor. Bu kulüp yıllarca ne badireler atlattı. Kah düştü, kah mali sıkıntılarla  sarsıldı ama  ayağa kalkmasını bir şekilde başardı. Sahipsiz de kalmadı. Şimdi de sahipsiz değil lakin bu kulübü ayağa kaldıracak hamlelerde geç kalınınca ortaya bu çöküş çıktı.

Şimdi sokaklarda, caddelerde Giresunspor adını bile duyamıyorum. Çünkü en kötü şartlarda bile o sokaklarda, caddelerde, kahve köşelerinde cafelerde Giresunspor konuşulur, çareler araştırılır, hayata geçirilmesi için çabalar sarf edilirdi.

Şimdi o geriye baktığımızda o günleri yad ederken içim sızlıyor. Kulübün yıllarca kapısından geçmeyip hatta Giresunlu dahil olmayanların bizden daha fazla Giresunspor sevdalısı olup bu kulübü ne hale getirdiklerini görünce kahroluyorum.

Kimden hesap soracağımız da bilemiyorum. Eğer kulübü alıp elindeki kadroyu korumuş olsa idin belki de bu ligde devam etme adına güzel hayallerimiz olabilirdi. Onu gönder, bunu gönder, sat savuştur.İşte takımın tablosu deyip buralara kadar gel.

Sadece yıllardır ben neden olmayayım diyerek kendini tatmin eden zihniyet burayı da bize reva gördü. Ha şunu söyleyeyim. Bu kulübün ve yönetimin içinde bu şehrin takımı için uğraş veren, destekleyen arkadaşlarımız da var. Minnettarız lakin yetmiyor, yetmedi. Dilerim hayırlısı neyse o olsun. Esen kalın.




Paylaşmayı Unutma!